bugün
- kızların tipe bakmadığı gerçeği24
- bir kadın nasıl tavlanır16
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz36
- hemşire kızlar nasıl oluyor25
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek25
- insanlar melek mi şeytan mı9
- sözlük kızlarının saç rengi9
- icardi190522
- düşün ki o bunu okuyor8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- anın görüntüsü9
- iğrenç bir his tarif et33
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün10
- fake hesabım için nick önerileri9
- emmanuel emenike16
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- ahirette sorulacak ilk soru8
entry'ler (264)
(bkz: Süleyman soylu nun istifa etmesi) sonucu ekşiye yoğunluk sebebiyle girilmiyor. Bi süre Uludağ'ı işgal edicekler.
Gelecek vadediyor. Keşke daha fazla paylaşım yapsa.
https://www.instagram.com...J8Cx/?igshid=4dqjgukiscdu
https://www.instagram.com...J8Cx/?igshid=4dqjgukiscdu
Dyatlov geçidi vakası'na başlayan ilgimden dolayı alakalı olarak bu filmi buldum. Sonuna kadar da izledim fakat hayatımdan 1.40 kayboldu gitti. Kesinlikle tavsiye etmiyorum. Hele ki esinlendiği hikayeyi bilmeyen birisi aklının ucundan bile geçirmemeli. Ben de sanmıştım ki film tüm gerçekliğiyle canlandırılacaktır. Sözde belgesel gibi başlayıp olayı araştırmak için olay yerine gidiyorlar. Vardıktan sonra dağcıların yaşadıkları olayın aynısını yaşıyorlar. Tamam ona da eyvallah da o yaratıkların, ışınlanmanin olayla ne alakası var. Korku filmi mi yapiyorsunuz?
Çok ilginç bir durum. Bütün şartlar sizi en alakasız yerlerde bile karşılaştırıyor. Hani bu kadar alakasız olmasa; beni görmesin, onun için geldiğimi düşünür dersiniz. Normalde göz göze gelmek için sokağından geçtiğiniz zaman bile bir yandan da beni görmeden çıkayım surdan acelesi olur içinizde. Böyle tesadüf anlarında ise çekinmeden anın tadını çıkarırsınız. Bilirsiniz, isteseniz bile böyle bir organizasyon kuramazsınız.
Son zamanlarda bu durumu birebir yaşıyorum. Bu kadar tesadüf arasında bir de bu yazıyı okuması ihtimaline karşı tam detay vermeden bir kaç karşılaşmadan bahsedeceğim. Çok ağır soğuk algınlığı geçirdiğim bir zamanda(bi hafta önce) sınava direksiyon sınavına gireyim diye eğitim alanına gidince baktım kendi de karşıdan geliyor. Biraz bakistiktan sonra o başka yere ben başka yere yürüdüm. Bu arada hiç merhabamiz falan yok. Sadece karşılaştığımızda kısa bir bakışma oluyor. Konuya gelecek olursak ilginç gelen durumlar şöyle; yani o da normal ordaki kalabaliktan biri. Bu ihtimali tartisacaksam, orda olan herkes üzerinde bir analiz yapmam gerekir evet ama şimdi şöyle bir şey var. Ben sınavın tarihini aklımda yanlış turmustum. Bir gün öncesinden gitmiştim. O da direksiyon sınavı için orda değildi onu da biliyorum. Acaba benim için mi geldi diye salakca hayallere de kapilmiyorum. Ve onu o kalabaliktan ayıran özellik ise diğer insanları başka yerlerde belki ayda yılda bir görürüm ama bununla buna benzer bir çok durum yaşandı. Olası yerlerde olanları saymıyorum bile. Facebookta bile profiline bi kez bile bakmadığım halde bildirimde bir akadas önerim var diye çıktı karşıma. Hatta bir ara hastaligimdan dolayı hayal falan gördüğüme de ikna etmeye çalıştım kendimi de orda konuştuğum kişiler oldu. O gün böyle böyle desem hangi gün demiyecekler yani. Düşündükçe içinden çıkamıyor insan. inançsız biri olarak acaba bunun arkasında gerçekten bir güç mu var yoksa ben mi bu kadar anlam yukluyorum diye düşünüyorum bazen.
Son zamanlarda bu durumu birebir yaşıyorum. Bu kadar tesadüf arasında bir de bu yazıyı okuması ihtimaline karşı tam detay vermeden bir kaç karşılaşmadan bahsedeceğim. Çok ağır soğuk algınlığı geçirdiğim bir zamanda(bi hafta önce) sınava direksiyon sınavına gireyim diye eğitim alanına gidince baktım kendi de karşıdan geliyor. Biraz bakistiktan sonra o başka yere ben başka yere yürüdüm. Bu arada hiç merhabamiz falan yok. Sadece karşılaştığımızda kısa bir bakışma oluyor. Konuya gelecek olursak ilginç gelen durumlar şöyle; yani o da normal ordaki kalabaliktan biri. Bu ihtimali tartisacaksam, orda olan herkes üzerinde bir analiz yapmam gerekir evet ama şimdi şöyle bir şey var. Ben sınavın tarihini aklımda yanlış turmustum. Bir gün öncesinden gitmiştim. O da direksiyon sınavı için orda değildi onu da biliyorum. Acaba benim için mi geldi diye salakca hayallere de kapilmiyorum. Ve onu o kalabaliktan ayıran özellik ise diğer insanları başka yerlerde belki ayda yılda bir görürüm ama bununla buna benzer bir çok durum yaşandı. Olası yerlerde olanları saymıyorum bile. Facebookta bile profiline bi kez bile bakmadığım halde bildirimde bir akadas önerim var diye çıktı karşıma. Hatta bir ara hastaligimdan dolayı hayal falan gördüğüme de ikna etmeye çalıştım kendimi de orda konuştuğum kişiler oldu. O gün böyle böyle desem hangi gün demiyecekler yani. Düşündükçe içinden çıkamıyor insan. inançsız biri olarak acaba bunun arkasında gerçekten bir güç mu var yoksa ben mi bu kadar anlam yukluyorum diye düşünüyorum bazen.
Sağolsun uludağ ekşi'nin yokluğunu aratmiyordu.
insanoğlunun ne kadar aciz olduğunu göstermiş. Bizim ruhumuz duymadan kimbilir arkamızdan neler dönmüştür. Aynı videodaki ablaları gibi.
Arkadaşlarlayken ortamdan kalkıp çukur başlamıştır ben gideyim dedim. Hayatında çukur izlemeyen arkadaşıma mafya dizisi fena değil demiştim. Eve gittim açtım çukuru. Sonlara doğru dizinin başrolü erik dalıyla oynamaya başladı. içimden arkadaşım eve gittiğinde merak edip de burasına denk gelirse yüzüme tükürür dedim. Bunun için mi kalktın gittin diye. Böyle mafya dizisi mi olur?
Bir şeyi de adam akıllı yapın Mk. Nasıl sacmalayacaginizi bilmiyorsunuz artık. Dizi senaristi senaryoyu salmış twitterde taleplere göre akışını sürdürüyor. izliyorum diye savunmuyorum bu diziyi. Bilsem ki benim izlemeyi bırakmakla bir şey kaybederler bir bölüm daha izlemezdim.
Bir şeyi de adam akıllı yapın Mk. Nasıl sacmalayacaginizi bilmiyorsunuz artık. Dizi senaristi senaryoyu salmış twitterde taleplere göre akışını sürdürüyor. izliyorum diye savunmuyorum bu diziyi. Bilsem ki benim izlemeyi bırakmakla bir şey kaybederler bir bölüm daha izlemezdim.
Forum gibi bir sitede başlık açmıştım. Öğrenciyim, paraya ihtiyacım var diye. Sağolsun çoğu halimden anladı ama yardım eden olmadı. Oradan iş çıkmayınca mobil oynadığım bir oyun vardı. Onu değerinin çok aşağısında satmayı denedim. O kadar oyalayan, boş konuşan insanla muhattap oldum ki parasızlığın acısını kat kat arttırıyordu. Bundan da umudumu koparinca chat sitesinde yazistigim kaç kişiden borç istedim. Dolandırıcı olmadığımı inandırmak için ağzımda tüy bitti. inandılar inanmasina da yardım eden yine olmadı. Belki de inanmış gibi yapıyorlardı. Belediye başkanına, valiye mail bile attım. Hiç biri de ise yaramadı. En son baktım olacak gibi değil abimi arayıp durumu anlatıp ondan istedim. Neden baştan istemedim? Çünkü evden para istemekten artık isteyecek yüzüm kalmamıştı.
Catman.
Aklıma ilk okul türkçe sınavında kompozisyon sorup konu serbest diyen hoca geldi. ilk okul demişken; yanıma gelip yazamadığım r'yi yazmak için kalem olan elimi tutup ı yazıp sonra üstten sağa hafif oval bir çizgi çeken hülya hocam geldi. "Bak böyle yapacan" derken ciğerinden yüzüme çarpan sigara kokusu aldığım ilk enteresan kokudur. O koku ilerideki senelerde geçmişi ölçme işaretim olacaktı. Mesela benden yaşlı biri ben 20 sene önce boşandım dediği zaman anlarım ki hülya hoca yüzüme nikotin aromalı nefesini üflerken o amca mahkeme salonlarında koşturuyordu. Bir de bisiklet olayım var. 2000 li yıllardan önce net hatırladığım tek olay. Koltuga geçip pedalı çevirdigimde direksiyonun sola doğru dönüp yere firlamam. Hayal meyal hatırladığım bebeğim benim şarkısını söylerken çevremdeki insanların gulustuklerini saymazsam tabii. Sözleri de o kadar komik sayılmazdı. Niye bana gülüyordu ki insanlar?
Bir şeyin başına gelecek de o devlet değil yalnız.
Zamanın eli değdi bize... kulaklarımda çınlıyor.
oluyor o bazen. Bir sigaranın az, ikincinin fazla geldiği anlar.
Öğrencilik zamanlarında okul uzadığı için 4. Seneden sonra kredi de kesilmişti. Maddi olarak tamamen aileye bağlıydım. Aylık giderlerim için gerekli olan miktar bir işçinin aldığı maaşa denk geldiği için hepsini bir anda değil de ilk fırsatta kira, elektrik, su ve cepte biraz kalacak şekilde isteyip beni goturebildigi kadar idare edip bitince ikinci sefer tekrar istiyordum. ikinci sefer alacağım paranın miktarını düşürmek için ilk aldığım parayı oldukça tasarruflu kullanmaya çalışıyordum. Bu yüzden sonlara doğru şansım yaver gidip haftasonuna denk gelirsem, cepte kalan bozuk parayla ekstra bir masraf çikmayacaksa bir iki gün daha uzatmaya çalışıyordum süreyi. Tabbi iki gün sigarasiz kaliyordum bunu yapınca. Tamamen cepte bi kruş kalmadığı zaman evi arayıp para isterdim. Gelen parayla ilk iş sigara alıp iki tane üst üste yakmak olurdu. Ne zaman sigara içerken bogazimdaki o fazla içiyorum hissi uyanınca o günleri hatırlıyorum. Öğrencilik gerçekten çok zor. Bir öğrencinin halinden ancak bir öğrenci anlar. Bu yüzden iş adamı olmanıza gerek yok. Bir öğrenciye vereceğiniz 10 lira bile onlar için ne kadar anlam taşıdığını unutmayın. Bunu 1 lira eksik olduğunda bütün elbise, koltuk, hali altlarını yokladiginda anlıyor insan.
Öğrencilik zamanlarında okul uzadığı için 4. Seneden sonra kredi de kesilmişti. Maddi olarak tamamen aileye bağlıydım. Aylık giderlerim için gerekli olan miktar bir işçinin aldığı maaşa denk geldiği için hepsini bir anda değil de ilk fırsatta kira, elektrik, su ve cepte biraz kalacak şekilde isteyip beni goturebildigi kadar idare edip bitince ikinci sefer tekrar istiyordum. ikinci sefer alacağım paranın miktarını düşürmek için ilk aldığım parayı oldukça tasarruflu kullanmaya çalışıyordum. Bu yüzden sonlara doğru şansım yaver gidip haftasonuna denk gelirsem, cepte kalan bozuk parayla ekstra bir masraf çikmayacaksa bir iki gün daha uzatmaya çalışıyordum süreyi. Tabbi iki gün sigarasiz kaliyordum bunu yapınca. Tamamen cepte bi kruş kalmadığı zaman evi arayıp para isterdim. Gelen parayla ilk iş sigara alıp iki tane üst üste yakmak olurdu. Ne zaman sigara içerken bogazimdaki o fazla içiyorum hissi uyanınca o günleri hatırlıyorum. Öğrencilik gerçekten çok zor. Bir öğrencinin halinden ancak bir öğrenci anlar. Bu yüzden iş adamı olmanıza gerek yok. Bir öğrenciye vereceğiniz 10 lira bile onlar için ne kadar anlam taşıdığını unutmayın. Bunu 1 lira eksik olduğunda bütün elbise, koltuk, hali altlarını yokladiginda anlıyor insan.
Bu gün doğum günümdü. Hayatta ne kadar soyutlandigimi farkettim. Yani bir insanoğlu bile kutlamaz mi? Hadi face de duvara yazma modası geçti de bir mesaj atılmaz mi? Şu an misafirlikteyim. Utançtan doğum günüm diyemedim kimseye. Bu kadar sıradan doğum günü olamaz.
5 milyar öncesine, ilk hücreye kadar geriye giden, bilim neden hala dinlerin uydurma olduğunu kanitlayamiyor anlamış değilim. Ya böylesi insalliga daha faydalı diye ya da uğraşacak kadar önemli bulmuyorlar. Çünkü mantıken bile düşününce bir sürü çelişki olan dinde bilimsel olarak arastirildiginda çoktan yalan olduğu kanıtlanmıştı.
Her ne kadar bitirdim desem de gözüm kısa bir mesajda kulağım arama sesindeydi. Aylar öncesinden bayram tarihine gün sayar birikmiş cümleleri, dolmuş taşmış özlemimi o güne saklardim. Bir " iyi bayramlar" dileginden sonra dokuluverirdi ağzımdan hepsi diye. Aradan kaç bayram geçti hatırlamıyorum. Bayram
Şekerimden istemedin ama yarınki doğum günü pastamdan belki bir dilim alabilirsin.
Şekerimden istemedin ama yarınki doğum günü pastamdan belki bir dilim alabilirsin.
Haklısın ama bura zaten ekşi'nin arka bahçesi. Ekşi'de yazar olanların çoğu çaylak onay sırasında beklerken ulu da takılıyor. Haliyle bütün enerjilerini oraya saklıyorlar. Kimbilir buradaki yazarların kaçinda ekşi'de girmek üzere kaliteli entry arşivi var.